Vertigo birçoğumuza ünlü İngiliz yönetmen Alfred Hitchcock'un ünlü filmini çağrıştırır. Baş dönmesinin tıbbi adı olan bu kelime bazıları için film adı olmasının dışında anlam taşıyor. Gündelik hayatta kimimiz sürekli hafif şekilde, kimimiz ise çok şiddetli olarak bir denge problemi yaşarız. Yaşayanların çok iyi bildiği ve günlük aktivitelerini kabusa çevirebilecek kadar şiddetli olabilen bir rahatsızlık. Bazılarımız içinse daha hafif ama süreklilik göstererek sıkıntı oluşturan bir dert baş dönmesi. Baş dönmesini tıbbi açıdan ele alan Bosphorus International Kulak Burun Boğaz'dan Op.Dr. Fuat Güder baş dönmesinin kısaca bir denge problemi olduğunu söylüyor. "Çoğu zaman bu rahatsızlık iç kulağa bağlı bir problemden ortaya çıkar. Baş dönmesi şikayeti ile hekime başvuran hastalar genellikle çevrelerinin ve kendilerinin döndüğünü bazen bulantı olduğunu da ifade ederler". Araştırmalar baş dönmesinin doktora başvurmayı gerektiren şikayetler içinde ağrıdan sonra ikinci sırayı aldığını gösteriyor. Toplumun yüzde otuzunun baş dönmesine genetik olarak yatkın olduğu biliniyor. Baş dönmesi kadınlarda ve özellikle 30-50 yaşlarında daha sık görülüyor. Farklı tipleri bilinen baş dönmesi hastalardaki yaşam kalitesini ciddi olarak etkileyebiliyor. Denge sistemimiz vücudumuzdaki farklı merkezler tarafından kontrol edildiği için, baş dönmesinin nedenini saptamak her zaman çok kolay olmayabilir. Damar sistemindeki bozukluklar, iç kulağın hastalıkları, kafatasındaki yaralanmalar, virüs enfeksiyonları ya da allerjiler baş dönmesi meydana getirebiliyorlar. Baş dönmesini tetikleyen faktörler incelendiğinde hastaların yüzde yetmişinde stress hikayesine rastlanabiliyor. Uykusuzluk, ağır diet, yorgunluklar, gerilimler risk faktörleri arasında gösteriliyor. Op Dr Güder, baş dönmesi yaşayan hastaların nörologlara, KBB uzmanlarına ya da dahiliye uzmanlarına başvurabildiklerine, bir çok defa da bu dallara mensup hekimlerin işbirliğinin tanı ve tedavide şart olduğuna dikkat çekiyor. Güder "Biz KBB hekimleri olarak daha ziyade iç kulağı ilgilendiren baş dönmesiyle ilgileniyoruz. Merkezimizde hastalarımıza ayrıntılı testler yaparak nedeni ortaya çıkarıyor ve tedavisine başlıyoruz" diyor. Tedavide ilaçlar ve dinlenme öncelikli olarak yer buluyor. Bazen doktorunuz tarafından yaptırılan baş egzersizleriyle iyileşecek kadar basit, bazen de cerrahi tedavi gerektirebilecek kadar ağır seyredebiliyor. Uzmanlar baş dönmesi geçiren hastaların gıdalarına ve yaşam biçimlerine dikkat etmeleri gerektiğinin altını çiziyor. Stresin kontrol altında tutulması, uyku düzenine dikkat edilmesi öncelikli olanlar. Gıdalar söz konusu olduğunda ise, öğün atlamamaya, aşırı tuz kullanmamaya dikkat etmek, sigara, alkol ve biradan mümkün olduğunca uzak durmak gerekiyor. Çay, kafein, tatlandırıcılar, çikolata da şüpheli içecek-yiyecekler listesindeler. Baş dönmesinin bazen hayatı tehdit edebilen hastalıkların da habercisi olduğunu unutmamak gerekiyor. Bu nedenle bu konuda en doğru yorumun konunun uzmanı olan hekimlerce yapılabileceğini bilmekte yarar var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder